sert miyim?

şimdi ben burada bu şekilde yazıyorum ama bu blog olayı bana acayip zor gelmeye başladı. bu temanını görüntüsü acayip hoşuma gittiği için kullamıyorum ama benim bu temam yükseltilmiş şablon değil. milletin bloglarını gezip görünce acayip heves yaptım ama birisinin beni klasik tem yönünde geliştirmesi lazım.
birbirleriyle oldukça fazla zaman geçiren insanların tartışmalarının neden şiddetli olduğunu düşünüyordum. kendi arkadaşlarımla yaptığım öszlü tartışmalar nedense artık daha kırıcı olmaya başladı. onlarla aramda olan bağdan dolayı engellendiğimi düşünüyorum. nasıl desem çevremdeki sürekli görüştüğüm kişilerle aramda olan muhabbet ne kadar samimi olursa olsun. onlara karşı bir şey diyemiyorum. aslında ağzıma gheldiği gibi küfür edebilirsem belki herşey çok farklı olacak. çok sinirlendiğim insanlara karşı bol küfürlü dialoglara çok girdim. böylece bir şekilde kendimi tatmin edebiliyordum. küfürlü derken. aklınıza geldiği gibi "senin ananı avradını..." biçiminde devam eden cümlelerden bahsetmiyorum. bana sert denilmesinin nedeni olan konuşmalardan bahsediyorumm. işte çok samimi arkadaşlarıma ne olursa olsun bu şeklde konuşamıyorum laflarımı tartmak zorunda kalıyorum. bu da benim canımı sıkmaya başlamıştı.
artık bu böyle olmaz derken dün gece bu kararımı uyguladım. ve aldığım sonuçlar karşısında fazla şaşırmadım.
artık rahatım. acayip mutluyum.

Etiketler: sert

anlık ihtiyaç duyanlar

aslında gayet sıradan bir yaşam sürüyordum. ne bileyim herşey normal giderken birden elimde olmayan nedenlerden dolayı işler çığrından çıkmaya başladı. olaylar kontrolüm altında gerçekleşiyordu. hani bazen bir uzaktan kumandanız olmasınız istersinizya hayatı kontrol edebilen cinsinden... işte tam böyle bir havadayken birinin gazına gelip buraya başladık. saolsun elimizden tuttu yardım etti gösterdi. hatta bir kaç blog adresi verdi takılmam için bende öyle yaptım. ve şimdi buradayım. buradayım çünkü artık bazı şeyleri kusmak istiyorum. içimde kalan kol gibi kazığın bir şekilde çıkması için uğraşıyorum.
çevremdeki insanlara bakıyorumda hepsi belirli sebeplerden dolayı yanımda duran insanlar. aslında hepsinin başı derde girdiğinde yanımda olan insanlar, özellikle kızlar... o kadar aptal varlıklar ki ne yaptıklarını fark ettiklerinde iş işten geçmiş oluyor ve hop soluğu benim yanımda alıyorlar. işte gel muhabbet git sohbet derken vakit gecenin körü olmuş hava ağarmış imama efendi güzel sesiyle dialoğumuza katılmaya çalışıyor oluyor. işte o vakit saatte geç olmuş ben şuraya kıvrılayım bir battaniye versen olur diyerek kenara pusuyorlar. iyi tama hoş misafir dediğinin başımızın üstünde yeri vardı. ha senide tanıyoruzdur kavga ettiğin erkek arkadaşınına tanıyoruzdur onun için ard niyet beslemeyiz ama işte senin anlamak istemediğin çok ince detaylar var. öncelikle ben senin canını sıkıldığında gelip ağlayıp sızlayacağın alkolün esiri olduğun durumlarda yanında saçılabileceğin birisi değilim. sen hiç düşünmüyor musun ben bu herifin yanına gidiyorum da bunun hiç mi özel hayatı yok. banyoya girip otuzbir çekebilir değil mi? ne ileyim kendi evim der don atlet gezinmek ister. erkekdir bu çocukluğundan gelir rahatlığın zikini daşşağını yaymak ister. ama işte sen varken yayamıyorum. aslında ben gayet rahat biçimde takılabiliyorumda sen istemedende olsa beni gerebiliyorsun. ben kendi evimde donumla oturamam mı otururm... ama işte senin erkek arkadaşın denilen eleman benide tanıdığın için kötü olabiliyor. sen onun için o senin hakkında öyle düşünmez sana güvenir diyebiliyorsun. en iyi senin tanıdığını söylersin neden çünkü yanı yatağı paylaşıyorsunuz. plazma televizyonu sen istedin diye alır değil mi? madem o kadar tanıyorsun benimle beraber çapkınlığa gittiğinde neden haberin olmuyor? işte demek istediğim bu, o erkek... beni arayıp sorduğunda seninyanıdamı dediğinde evet demek zorunda kalıyorum çünkü bir kaç dakkalık mesafedeyiz. bak geldi kapımı çaldı. ne oldu ben karşısında boxerla durunca ve evde sadece ikimiz olunca o adam yanlış anlar. çünkü bende anlarım. (bir toplu gezi maceramız ve kızın odasında 5 abazanı görünce şok geçirmiştim) eee bak şimdi kaç gündür herif beni öldürecekmiş gibi gözlüyor. senin yüzünden daha farklı triplere girdim. ciddi ciddi numaramı bile değiştirebiliriğm. kendi erkek arkadaşınla takılsana... topu topu üç yada beş gün... sonra ne oluyor ben bir şekilde sizin aranızı yapabiliyorum ama o her zaman benim yanıma kaçtığın için acayip kıllanıyor. sen ona her nispet yapmak istediğinde beni araman acayip sonuçlar yaratıyor. her seferinde ben aranızı yapıp sizi gönderdiğimde sen onun bana karşı olan düşüncelerinin değiştiriğini zannediyorsun ama öyle olmuyor. biriktiriyor ve sonunda patlayayabilir. bana olmasa bile sana patlar... onun evinde kaldığın geceler onada veriyorsun der, o da sırf bu ilişkiniz bu şekilde devam etsin diye seni ona yamadığıı düşünür... bilmezsin bu milleti.
işte herşey burada kopuyor. ben sizin aranızı yapıyorum. ve sen her bokun dülzediğini zannedip yoluna gidiyorsun. eee ulan gerzek madem yle neden daha sonra hiç arayıp sormuyorsun? sen böyle yapıca o acayip kıllanıyor. zaten geçmiştende bana garezi var. zaten senin yanımda olmadan pek zikimde olmuyor ama işte gecenin köründe kafan güzel kappıma dayanınca atamıyorum dışarı. işte bu olayı kavradığın gün gel ara dilediğini söyle.

Etiketler: aptallar